İş sözleşmesi, işyeri devrinde olduğu gibi bir kanun hükmüne dayalı olarak işçinin rızasının alınmasına gerek olmaksızın kendiliğinden devredilebileceği gibi devir, işçinin rızası alınarak da gerçekleştirilebilir. İş sözleşmesinin işçinin rızası alınarak devrine dair İş Kanunu'nda herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun yasalaşma sürecinde, Bilim Komisyonu tarafından hazırlanan İş Kanunu Tasarısı'nın 7. maddesinde, iş sözleşmesinin devrine dair bir düzenlemeye de yer verilmesi hususunda girişiminde bulunulmuş, ancak bu girişim kamuoyunda oluşan tepkiler sebebiyle başarılı olamamıştır. Daha sonra, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 429. maddesinde bir düzenleme getirilerek, iş sözleşmesinin işçinin rızasına dayalı olarak devri kurumu, pozitif hukuki dayanağa kavuşturulmuştur. Konuya dair hüküm bulunmayan dönemde, her ne kadar yasal bir dayanağı olmasa da özellikle sözleşme serbestisi ilkesinden hareketle, eski Borçlar Kanunu'nun 320. maddesinde yer alan hükümden de yararlanılarak gerek İş Hukuku Öğretisi'nde gerekse yargı kararlarında iş sözleşmesinin rızaya dayalı devri genel olarak kabul edilmekteydi. İş sözleşmesinin devrine dair getirilen yasal düzenlemeyle bu hukuki kurumla ilgili olarak uygulamada ortaya çıkan sorunlar bütünüyle çözümlenemediği gibi doğrudan düzenlemenin kendisinden kaynaklanan başkaca yeni sorunlar da ortaya çıkmıştır. İş sözleşmesinin rızaya dayalı devrinin tabi olduğu şartlar, devrin yarattığı hukuki sonuçlar ve özellikle devreden ve devralanın hem devirden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan hem de kıdem tazminatından sorumluluğu gibi pek çok hususta İş Hukuku Öğretisi'nde farklı görüşler ileri sürülmekte ve mevcut sorunlara yönelik olarak birbirinden değişik çözümler önerilmektedir. Belirtilen sebeplerle, yasal düzenlemenin yapılmasının üzerinden uzunca sayılabilecek bir süre geçmiş olmasına karşın konu halen güncelliğini ve önemini korumaktadır. Bu çalışmada, özellikle iş sözleşmesinin devrinin şartları ile devrin hukuki sonuçlarıyla ilgili tartışmalı olan hususlara, İş Hukuku Öğretisi'nde savunulan farklı görüşler ve Yargıtay uygulamasıyla birlikte yer verilmiş ve öteden beri ortak bir noktada çözüme kavuşturulamamış konularda yeni bir bakış açısı getirilmeye çalışılmıştır.(ARKA KAPAKTAN)

İÇİNDEKİLER

§1.Giriş
I. Konunun Önemi
II. Konunun Sınırlandırılması
III. Konunun Sunulması

BİRİNCİ BÖLÜM
İŞ SÖZLEŞMESİNİN DEVRİNE DAİR TEMEL ESASLAR
§2.İşçi Geçişi Kavramı
§3.İşçi Geçişi Yoluyla İstihdamın Taraflara Sağladığı Yararlar
§4.İş Sözleşmesinin Rızaya Dayalı Devri Dışında İşçi Geçişinin Değişik Görünüm Biçimleri
I. Alman Hukuku'nda
II. Türk Hukuku'nda
§5.İş Sözleşmesinin Rızaya Dayalı Devri Yoluyla İşçi Geçişi
I. Alman Hukuku'nda
II. İsviçre Hukuku'nda
III. Türk Hukuku'nda

İKİNCİ BÖLÜM
İŞ SÖZLEŞMESİNİN RIZAYA DAYALI DEVRİNİN KOŞULLARI
§6.Koşullara Genel Bakış
§7.Devredilecek İş Sözleşmesinin Niteliğine İlişkin Koşullar
I. Geçerli İş Sözleşmesinin Varlığı
II. İş Sözleşmesinin Devir Anında Hukuki Varlığını Sürdürmesi
§8.Devrin Sıhhatine İlişkin Koşullar
I. Devir Anlaşması Yapılması
II. Devredilen İş Sözleşmesinin Kimliğini Aynen Koruması

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İŞ SÖZLEŞMESİNİN RIZAYA DAYALI DEVRİNİN HUKUKİ SONUÇLARI
§9.Bireysel İş İlişkilerinde Ortaya Çıkan Hukuki Sonuçlar
I. İşveren Değişikliği
II. Devralanın Devir Öncesindeki Çalışma Süresini Dikkate Alması
III. Devreden ve Devralanın Sorumluluğu
§10.Toplu İş İlişkilerinde Ortaya Çıkan Hukuki Sonuçlar
I. İşkolu Değişikliği
II. Toplu İş Sözleşmesi Yetkisi
III. Toplu İş Sözleşmesinden Yararlanma
§11.Sosyal Sigorta İlişkilerinde Ortaya Çıkan Hukuki Sonuçlar
I. Sigorta Primi Ödeme Yükümlüsü İşverenin Değişmesi
II. Ödenmeyen Primlerden Sorumluluk
III. İşsizlik Ödeneğinden Yararlanılamaması
§12.Değerlendirme ve Sonuç

KAYNAKÇA